9 Şubat 2010 Salı

hani

hayatım hep birşeyleri yapmayı beklemekle geçecek.
hedefler, başarılar hani nerde?
geçenlerde yaşadığım bir hikayeyi kaleme aldım. aslında soruları cevapladım diyelim.
anam ben onu yaşamamış olsam ve kalkıp başkasından dinlesem, derim ki ne de idealist bir genç bıdı bıdı.
tamam ideallere ulaşmışım, başarmışım. ama orda bitmiş. ulaşmasam da olurmuş, kendimde farklı hiçbir şey hissetmiyorum.
geçenlerde yine bir projeye başladım. yarım kaldı tabi ki. hergün karar verdiğim şeyi yapacaktım. diyet fln değil. öyle basit değil. ufkumu açmak adına karar verdiğim birşeydi. tamam biraz yaptım ama sıkıldım. ufkum da açılmadı. kalkıp herkese anlatmak isteyeceğim birşey de değil.
hiçbir ilgi alanım yok ne acı. hiçbir uzmanlık alanım da yok. tvde yarışmamsı birşey var. uzmanlık alanına göre sorular soruyorlar. düşündüm la benim uzmanlık alanım ne? hiçbir şey! ilgi alanlarım var ok, ama herşeyden biraz. yarım yarım. adam gibi üzerine eğilip de içselleştirdiğim birşey yok. bu dünyaya getiriliş amacım adına bile bir yol katetmemişim.
yazmak istiyorum. hergün yazmak. yazmayı öğrenmek, kendimi ifade edebilmeyi geliştirmek istiyorum. aylar sonra bakınca ne kadr basit yazmışım diyebileyim. kafamı toparlamalıyım, çok dağıldım.

aynı

bir yoğunluk muhabbetidir gidiyor.
herkes yoğunluktan ölüyor. hep şikayet hep şikayet.
ben hiç yoğun değilim mesela ne güzel.
yoğun değilim ama ajandam hep dolu. bazen boş böyle bir garip.