27 Nisan 2008 Pazar

havadan sudan

dün ilk sınavı bitirene kadar dışarı çıkmak istemedim. vicdanım rahat gezmek istiyorum ya. akşam oldu ben sınavı bitirene kadar. sadece markete gidip geldik. güya bütün gün araba sürecektim. markete kadar bile sürmedim. hava yağışlıyken korkuyorum. bi de arabadan bir ses geliyor ondan korkuyorum. bu sabah da erkenden annemleri yolcu etmeye gittik. dönüşte temden çıktıktan sonra eve kadar ben sürdüm. sitenin kapısında istop ettirdim. güvenlikçi izlemeseydi olmayacaktı. bu arabada ilk defa istop ettirdim, çok müteessirim. daha önce yanımda birileri varken, site kapısındaki yokuşta kapının açılmasını beklerken durup hiç kaydırmadan kalkıyorudum. bu sefer kapı açıktı ama nedense durdum :) çok hızlıydım dönemeyeceğim sandım ne yapayım. neyse bu kadar acemi hikayesi yeter. ama en azından bugün hiç yanlış vitese geçirmedim, bu iyi bir haber.

pazartesi, salı ve çarşamba annemleri özleyeceğim. belki istanbul'da olsalar görüşmeyecektik o günlerde ama uzaklar diye üzülüyorum. ben de gitmiştim ama üzülmemiştim hemen geleceğim diye. demek kalanın işi zor oluyormuş. giden için daha kolay.


bazı insanlar var hep başkalarını eleştirdikleri zaman alkışlanıyorlar. ne komik. sonra da göğüsleri kabarıyor, nasıl da dalga geçtim elemanla diye. kendilerine has bir özellikleri, olumlu yönleri olmadığından başkalarının eksi yönlerine dikkatleri çekip ordan günü kurtarıyorlar. zaten bu tiplerin şakşakçıları var hazırda, ne yapsa şakşak yapmaya hazır beklemekteler. aciz yaratık kendini egzantrik birşey söyledi zannediyor.

22 Nisan 2008 Salı

what a student wants, yeah, what a student needs, yeah

merhaba sevgili blogseverler

canım babam pazar akşamı kitabımı getirdi. haftasonu çalışamayacağımdan perşembeden getirmesini istemedim. o da perşembe-cuma ilk chapteri bitirirsin dedi ama hazırlık yaptığımdan çalışamazdım.

benim babam kadar derslerimle ilgilenen başka bir baba dünyada yoktur. o olmasa ne yapardım bilmiyorum. okulla yaptığım tüm yazışmaların kopyalarını pdf formatı yapıp her dönem sonu bana gönderir, mailimi ben evde yokken kontrol eder ve hemen cevap vermem gereken bir şeyse beni arar, eve gidecek durumda değilsem ben söylerim o yazar, eve gelen kargo evde kimse yoksa geri dönmesin diye nöbetini değiştirir ve bütün gün kargomu bekler daha neler neler... allah razı ondan razı olsun.

hafta sonu yolculuk yaptık, şuan hastayım. zor da olsa ders çalışmaya çalışıyorum. bu post için çektiğim fotoları bilgisayara aktaramadım bile. annem-babam bugün ilaç getirdiler, iyi gelir inş.

kitabım 9 chapterlik ama 6. chaptera kadar sorumluyuz, oleyamanaman. her chapterin sonunda 10 soruluk klasik sınav var, artı 2 chapterde bir de 25 soruluk test.

daha bismillah ilk sorudan bu kitabın iğrenç olduğunu anladım. kitapta diyor ki; hosts ve end systems aynı şeylerdir. bu ikisini kitapta tek bir şeyi kasdederken kullanacağız. host=end system yazıyor kitapta direk. ilk soru ne olsa beğenirsiniz? host ile end system arasındaki farklar!! arada fark yoktur mu demeliyim bilmiyorum. internetten baktım, arada dünyalar kadar fark var. bu kitabı ve soruları hazırlayan elemana bu kitabı yedirmek istiyorum.





18 Nisan 2008 Cuma

wow

merhaba dünyalılar

kitabım dün türkiye'ye gelmiş. iki günde gelmesi sadece bir mucize. hem de hiç gümrüğe fln takılmadan.
perşembe günü sabah namazında dua etmiştim. vay be.

bu akşam yolculuğa çıkıyoruz, hayatımda ilk defa şehirlerarası otobüse bineceğim. uyumaktan başka çare yok, 10 saat. keşke tren olsaydı...

17 Nisan 2008 Perşembe

karmakarışık

nerden anlatmaya başlayacağımı bilmiyorum. anlatacaklarımı daha önceden anlatıp anlatmadığımı bile bilmiyorum. imza olayını halledip formu okula yolladım. sonra jordan benden nefret etme ama diyerek bir maile başlamış... meğer international öğrencilerin formu başkaymış! yenisini yolladı ben de haftasonu annemlerde doldurdum. scanleyip gönderdik. sonradan jordan hesapta bir eksiklik yaptığımı söyledi. babamı dinlemeyip kendi hesap ettiğim parayı yazmıştım. ders başına ilaveten 50 dolar isteniyordu. ama eksik olmuş benim hesabımla. sonradan jordan bana yetki ver düzelteyim dedi. ben de verdim, düzellti.
aa bir de anlatmamışım bak; bütün dersleri aynanda seçemiyormuşum. tek tek kaydolmam gerekliymiş derslere... bütün hepsini aynanda seçersem 56 günde bitirmem gerekirmiş. yani ne seçersem seçeyim 56 günüm var o yüzden ben de tek bir ders seçtim. eskiden ders başına 56 günümüz olurdu. yine aynı hesaba geliyor ama derslerim hepsi aynanda elimde olmayacak. ben de yolculuğa çıkmadan bitirebileyim diye tek ders seçtim. gelecek dersler nasıl bilmediğimden 56 gün için iki tane alamadım.
ilk olarak cs216 computer networks dersini seçtim. konulara baktım öğrenci sayfamdan, sıkıcı gibi görünüyor inşallah kolay okunan bir derstir.

9 Nisan 2008 Çarşamba

easy man... calm down

günlerdir yeni döneme kaydolmaya çalışıyorum. beşyüzmilyon defa doldurmam gereken formu istedim, sadece bir defa da ne kadar ödeyeceğimi sordum. beşyüzmilyon defa ne kadar ödeyeceğimi söyleyip durdular. bir türlü formu yollamıyorlar, sinir oldum! en sonunda jordan herzaman doldurduğum formu yolladı. bitmedi.... formu doldurdum; yok şu köşeye şunu yaz, burayı imzala bıdıbıdı...

bir de yolladığı formda bana söylenen fiyattan daha az bir fiyat yazıyordu kredi başına. toplamda 40-50 dolar kadar kadar bir fark vardı. toplamı az olandan hesap ederek yazdım tabi :) onu da kabul etmediler. artık jordan ödü koparak mail atıyor bana. spam mesajlarımdan dolayı özür dilerim diyor :) çünkü o kadar sinirlendim ki..

neyse.. yollanan forma jpg formatındaki imzamı da aktaramadım. geçen dönem de öyle olmuştu, kabul etmişlerdi imzasız. işini tam yapmak isteyen jordan kardeşimiz illa imza istedi. printerım da scannerim de yok dedim. ama kabul etmediler. yarına kaldı artık.

bu yazışmalar esnasında maillerim biraz sert oldu. ama çok sert olanları yollamadım. sertliğin sebebi de bence amerikan filmlerini izledikten sonra mail yazıyor olmam. en son yazıp da yollamadığım maili keşke bulsam :) şuna benzer birşeydi; I WANT THE RE-ENROLLMENT FORM. Am I clear now? Now stop saying how much I'm gonna pay and send that form to me! tabi bu bir filmden alıntı olsaydı araya birsürü küfür serpiştirilmiş olurdu. ama uslubum tam bir amerikan mafyasınınkine benziyor.

nonmuslim bir amerikan erkeği olsaydım bu filmlerden sonra acayip gaza gelip pis işlere burnumu sokardım :) sonra hapse girer, ortamın kahramanı olurdum. kimseyi takmadan cool dolaşırdım. konuşmam gerektiğinde de hep son söz benim olurud. lafımla karşımdakini oturtur dönüp arkamı giderdim. sonra herkes benden korkardı. ama aslında çok iyi bir insan olurdum. çünkü her amerikalı mükemmeldir değil mi (!) suçlu bile olsa... sonuçta onun da bir kalbi vardır, hele bir babaysa mutlaka çocuğuyla süper vakit geçiriyordur. tamamen kötü biri olsa bile sonunda mutlaka hakkı bulacaktır. çünkü onlar eğitimli insanlar.. hepsi ingilizceyi su gibi biliyor düşünün :P

?


nerden yükleniyor video? bilen var mı?

5 Nisan 2008 Cumartesi

yeni seçmeli dersim ve logolar vs.

Seçtiğim seçmeli ders kabul edildi; CS221 Principles of Web Design. Güzel şeyler öğrenirim inşallah. Artık ele avuca gelir birşeyler yapmak istiyorum. Okulun bitmesini beklemeye gerek yok. Ama nerden ve nasıl başlayacağımı bilmiyorum. Photoshop öğrenmem lazım. Geçenlerde bir iki logo çalışması yaptım, güzel oldu bence. Basit görünüyor ama ben sade sevdiğim için öyle :)

Yeni döneme de kaydolacağım biran önce ama araya hafta sonu girdi. Pazartesi halletmiş oluruz Allah'ın izniyle...