24 Haziran 2008 Salı

<3

24.06.06'ın 2. yıl dönümü. ay kent biliyıv dis.

hala naber?


kitabım turneye çıktığımız günün akşamı geldi. nöbetçi kargo bekleyicilerim annem ve babam kiatbı teslim aldılar. aro. bir de arog var. gora filminin ikincisi. allah razı olsun guzularım da açılımı.
babam blogumu çok beğendiğini itiraf etti sonra da halama tavsiye etti. annemden çıt çıkmadı. gözümden kaçmadı. niye? annemden bahsetmemiştim burda. annecim benim canım, senden de yemek zevkinde bahsediyorum. bu blog babamın ilgi alanı, öteki de senin. hala bi de readmekteb.blogspot.com diye bir sitem var, o da senin ilgi alanın olsun. :P

babam yazılarımı komik bulduğunu söyledi ya artık bütün espirilerim zorlama olur. şımarırım çünkü. :)

yeni kitabın kodu da en361. hala sistematiğini anlamadım. 19 chapter var, her gün bir taneden 19 günde i can complete ama sen kalk kitabın guidenda ilk taski 5. chapterin bir kısmı olarak ver. oldu mu şimdi. ne güzel hevesle baştan çalışacaktım. şimdi ne diye sınavda çıkmayacak yeri çalışayım dö mi? ama sanki ilk chapterları atlarsam da 5.yi anlamam gibi geliyor. çünkü daha kitabın neyi anlattığını bile anlamadım. "technical writing" teknik her türlü meseleyle ilgili yazılacak her türlü şeyin edebiyat kısmını anlatıyor sanırım. kullanım klavuzu yazmaktan, e-mail yazmaya kadar. bunlar babamın söyledikleri, daha neler göreceğiz bakalım. uzun zamandır böyle bir kitap çalışmamıştım. hep anlamsız kodlar kodlar...

20 Haziran 2008 Cuma

ex fed

geçen gün fedexten aradılar. paketim gelmiş, adresi doğrulamak istiyorlar. yine aynı adresi söyleyince görevli; telefon anadolu, adres avrupa yakası da ondan şeyttim dedi. ben de tamam biliyorum orda oturuyorum, telefon bunu kullanıyorum dedim :P arkadaş şaşırdı baya. evet kardeş kolum öyle uzun ki anadoluda çalan telefonuma erişip açabiliyorum. hiç komik değil evet, sıcakların etkisi diyelim. klimanın kumandasıyla uyuyorum. oh my god it's really hot.
kitabım dün akşam üstü gelmiş. eve gider gitmez ders çalışma var.

14 Haziran 2008 Cumartesi

çar-pa collection


okulun kayıt sisteminde ufak bir değişiklik daha olmuş. artık kayıtlar hep çarşambaları olacakmış. hadi her ayın başı, 15i gibi bir ifade kullansa tamam da çarşamba ne oluyor? pazar var o gün. pazara mı gidiyim, kayıt mı olayım? geçen gün çarşambayı son anda kaçırdım. babam gece 2lere kadar formumla uğraşmış. beni uyandırsa imzalayıp kayıt olurdum ama uyandırmamış. ayın 18ine yani haftaya çarşambaya kaldı iş. zaten jordan da tatile çıkmış, pazartesi gelecekmiş. biz de 19unda yine yolcuyuz iyi mi? annemler de 20sinde iyi mi? sen jordan kalkıp 18inde yollarsa kitabı... 2 gün değil de 3 gün sürerse gelmesi... geri gider mazallah. o yüzden sen jordan kalk kitabımı 18inden önce yolla. yolla ki 18inde elimde olsun. 17sinde gelirse söz bak açıp bakmam kitabı. başlamam çalışmaya. cidden bak.


durumlar böyle işte su sıralar. bol bol misafir ağırlıyorum. yuvarlanıp gidiyoruz. 19-23 haziran arası güney doğu anadolu bölgesine turneye çıkıyoruz.

7 Haziran 2008 Cumartesi

100%

gitmeden önce post ettiğim ödevden 100 almışım. mailde görünce bile hatırlamadım. ben hepsini geçtim zannediyordum. hepsinden 100 alınca karıştırıyor insan. gelirgelmez final sınavı talep ettik, bitirdik, yolladık. sonuç gelince de hemen bir sonraki derse kaydolacağım. bugün sonuç belli olmadan yeni derse kaydolamayacağıma dair babamı ikna etmeye epey bi uğraştım. durum öyle bir hal aldı ki -gerçi yıllardır böyle görünüyor- sanki ben okumayı istemiyormuşum da babam zorluyormuş gibi. kendim istiyorum elbet ama şimdi misafirler fln hani azcık dinlenseydim diyorum. biliyorum böyle diye diye aylar geçer de farkında olmam. biran önce bitsin de kurtulayım.ne kadar garip mahluklarız değil mi? bile isteye yaptığımız birşeyden bile hemen kurtulmayı istiyoruz.

babam da internetten ders almaya başladı. bugün psikolojiyle ilgili bir dersi vardı. zor insan tiplerini ve bunlara karşı nasıl davranılacağını anlatıyordu. 10 tane zor insan tipi var ve hepsinde kendimden birşeyler buldum. hatırladıklarımdan yazayım. ben bilirimci tip, hayırcı tip, evetçi tip, belkici tip, alaycı tip, asabi tip, olumsuzluk abidesi. maşallah hepsinden birazım. babamla birlikte bu dersi dinledikten sonra insan tipleriyle ilgili ufaktan birşeyler yazmıştım ama var olan sayılı arkadaşımı da kaybetmemek adına sildim :) aslında kesin o arkadaşlarımın da sinir olduğu konulardır bahsettiklerim ama yine de dile getirmesem daha iyi :) geldiğimden beri aldığım bir karar var no gıybet.

oraya gittiğimiz ilk günde burayı tamamen unuttum. nasıl bir hayatım vardı ne yer ne içerdim en son kimlerle görüştüm aklıma bile gelmedi. sanki yıllarıdır ordaymışız gibi hiç geri dönmeyecekmişiz gibi yaşadık. son güne kadar ne gittiğime inanabildim ne de döneceğime. bu sefer kalbim aklım tamamen orda kaldı. duyduğum özlemi anlatamam. canım hiç istemese de tekrar burdaki yaşama alıştım gitti. hayalimdekileri canlı tutmaya o kadar uğraştım ki.. ama yine de dünya meşgalesi işte tekrar daldım. bu duyguyu herkes hissetmeli. neyi özlüyorum, neden bu kadar hiç bilmiyorum. ama içimde dayanılmaz bir şekilde o mekanların havasını soluma isteği var. devamlı gitmek gitmek.. ve her defasında da sanki ilk kez buluşuyormuşuz gibi heycanlanmak istiyorum.