24 Eylül 2008 Çarşamba

süper

17 eylül'de kitabım türkiye'ye geldi.
ben de 2 kilo 200 gram olan kitabı görünce hemen çalışmaya başladım. öyle bir çalışmaya başladım ki, kitabın kaç bölümünde bir sınav, ödev var bakmadım bile... kitabın 30 chapterı var, hergün birtane yapsam bile ancak bitiyor zamanında kitap diye üzülüyordum. hergün bir chapter yapmama karar vermeme rağmen bugün itibariyle 4. chapterın yarısındayım.
kitabın ilk ödevini fazla zorlanmadan yaptım. bugün ikinci ödevi yaparken adını beğenmeyip değiştirdiğim bir takım terimler yüzünden bir türlü programın neden çalışmadığını anlamadı(k). ben nerden bileyim o lafların değişmemesi gerektiğini, onları kitap kendine göre belirlemiş zannettim, çünkü mantıklı kelime guruplarından oluşuyordu. ben de kendi yazdığım programa daha uyan kelimlerle değiştirdim işte.. sonuçta program tam istediğim gibi çalıştı ve ben de mutlu mesut şu kitabın kaç sınavı var fln tam bir bakayım dedim. bir de ne göreyim? kitabın sadece 7. chapterına kadar sorumluymuşuz! babamın kesinlikle "iyi bak emin misin?" diyeceğini biliyorum :) iyi baktım evet. boşuna ağlamışım bugün daha 3. chapter'da bu kadar zorlanırsam 30. chapterda ne yapacağım diye... gerçi 7. chapterin ödevine baktım da soruyu bile anlamadım ama neyse..
şimdi babam kesin sen yine de 30 chapter varmış gibi sıkı çalış der, biliyorum :) tamam. :)

15 Eylül 2008 Pazartesi

hey süper

woo hoo
az önce fedex sayfasını yeniledim bir de ne göreyim. sen kitap paris noktasından ayrıl, yola çık.. inşallah da yarın sabah eve gel.
nazar değmesin de son bir iki günde ettiğim, içimden geçirdiğim 3 dua şakkadanak kabul oldu. bu da kabul olursa 4 olacak. hadi allahım lütfen. :)

bence hiç söz verme

kitabım okuldan yola çıktı ama hala gelemedi. 5 günde ancak paris'e kadar gidebilmiş. 2 gündür orda. eğer bana hermes'ten birşey almadan gelirse küseceğim. zavallı annem babam da evde hapis kitabı bekliyorlar. inşallah yarın sabah erkenden gelir de akşam gidecekleri yere rahatça gidebilirler. neyse sabredin bundan sonra bir ders kalıyor. her yeni derste verip bozduğum sözümü bu sefer de veriyorum. ama bozmamak üzere inşallah. deadline'dan önce dersi bitireceğim. bu konuda te ilkokuldan beri yazılmış imzalı belgelerim var ama gerçekleştiğine kimse şahit olmadı. aslında ben de vaktinde çalışmak hemen bitirmek sonra da rahat etmek istiyorum ama olmuyor işte. kocaman insan oldum hala aynı. inşallah çocuklarım bu konuda bana benzemez. benzerlerse çok azar işitirler benden. anne-baba bu söylediklerim beni azarlayabileceğiniz anlamına gelmiyor. azarlanmak bende ters tepki yapıyor. :P bu sefer inşallah vaktinde bitecek. aman vaktinden önce, pardon :)
aslında sorumsuz bir insan değilim de bir mesele için vakit sınırlaması olduğu zaman o şeyi yapasım gelmiyor. vakitle sınırlanmak beni geriyor. independent study insanıyım ben. mesela iftara misafir çağıramıyorum. neden? çünkü vakit sınırlaması var. 7:25'de çorbalar tabakta olacak. no no i can't do this. belki ramazan ağustos'a geldiğinde çağırırım iftar misafiri. en azından sınırlandığım vakit nispeten daha geç.

9 Eylül 2008 Salı

enrollment

okula yeni derse (cs200) kaydolmak için doldurduğum formu yolladım fakat ne ses ne de seda var. formdaki adrese yollamıştım, geçen sefer jordana yollamışım. bunu da babam farketti. o yüzden şimdi jordana fwladım ve ne iş nie cevap yok dedim. hani insan korkuyor, kredi kartı numarası veriyoruz o kadar. bütün okula yollarsam hepsi dersin parasını çekse nolur.

bu akşam misafir var. dün temizliği, sabah da yemekleri yapacaktım, öğleden sonra da uyku. dün hiç bir iş yapmayınca akşam ütüleri bitirip sofrayı kurdum. sabah temizlik, öğleden sonra yemek planını yaptım ama sabah da temizlik yapmadım. aslında ev çok temiz. şimdi dışarı çıkmam lazım. güya sabahtan çoğu işi halletmiş olacaktım. herşey eve döndükten sonraya kaldı. neyseki yemeklerin yarısını annem yapıp getiriyor. amacım öyle değildi ama öyle denk geldi işte.

4 Eylül 2008 Perşembe

B

okul bey final sınavı elimize geçti dedi, birdaha haber yok. sorunca söylediler. B ile geçmişim. bir önceki dersten A almışmışım. onu da yeni öğreniyorum. sadece geçtiğimi söylemişlerdi. okulun garip bir politikası var. şöyle ki; final sınavında geçtin/kaldın ya da A/B/C/D... şeklinde sonucu bildiriyorlar. 60 mı 70 mi 80 mi söylemek yok. kuralmış. söylese nolur, ne kadar saçma.